Okul Öncesi Eğitime Erken Başlamanın Önemi
Sevgili ebeveynlerimiz, yazımızda sizlerle birçok ebeveynin aklında yer edinen “Çocuğumu okul öncesi eğitimine erken yaşta başlatmalı mıyım?” sorusuna cevaplar arayacağız.
Şüphesiz ki bir çocuğun dünyaya geldiği anda ebeveynleriyle kurduğu bağ, ileride kendisine kuracağı dünya için çok önemlidir. Çocuğunuzla kuracağınız güvenli bağ, çocuğunuzun ilerleyen zamanlarda sosyal ilişkilerini sağlıklı bir şekilde düzenlemesinde etkin bir rol oynayacaktır.
Dünyaya yeni gelen çocuk, bebeklik döneminde ebeveynleriyle birlikte dünyayı tanıyacak, ilk kelimelerini söyleyecek, ilk oyunlarını ebeveynleriyle oynayacaktır ancak çocuğunuzun zamanla bir şeye daha ihtiyacı olduğunu fark edeceksiniz: kendisiyle aynı serüveni deneyimleyen kişilere yani akranlarına.
Çocuklarının akranlarına ihtiyaç duyduğunu fark eden ebeveynlerin akıllarına gelen ilk seçenek genellikle okul öncesi eğitim kurumları olmaktadır, bu durumda bazı ebeveynler çocuklarının yaşının okul öncesi eğitim için küçük olup olmadıklarını merak ederler.
Okul öncesi eğitim yaşındaki çocuğunuz için temel ihtiyaçları olan sevgi, ilgi, güven ve bakım şüphesiz ki hayatında çok önemli yer tutmaktadır, bu sebeple okul öncesi kurumları çocuğunuzun bu ihtiyaçlarını karşılayabilmek amacıyla özelleştirilmiştir. Bu açıdan erken çocukluk eğitimine başlamaya karar verirken çocuğunuzun güvende hissedeceği, sevgi ve ilgi ihtiyaçlarının karşılanacağı, özbakımlarının yapılacağı bir ortamda bulunacağından emin olduktan sonra sosyal ilişkiler ve temel yaşamsal beceriler açısından en çok gelişme imkanı sağlayacağı yerlerden birinin de gideceği okul öncesi kurumu olacağını göz önünde bulundurmalısınız.
Okul öncesi eğitimin çocuğunuza en büyük katkılarından biri de temel yaşam becerilerinin gelişimi olacaktır. Çocuğunuz yemek yeme alışkanlığı, uyku alışkanlığı, tuvalet eğitimi gibi bu yaş grubu için temel olan yaşamsal becerileri akran desteği ve paylaşımıyla daha hızlı öğrenme ve geliştirme imkanı sağlayacaktır.
Çocuklar dünyayla iletişimlerini sıklıkla oyun yoluyla kurarlar. Oyun dünyasının içinde paylaşma, yardımlaşma gibi birçok sözsüz iletişim türü mevcuttur. Çocuğunuzun okul öncesi eğitim ortamında arkadaşlarıyla paylaşmayı, oyun oynamayı bir rutin haline getirecek olması daha özgüvenli ve sosyal iletişim becerileri daha gelişmiş bir birey olarak yetişmesine zemin hazırlayacaktır.
Bütün bu faktörler göz önüne alındığında okul öncesi eğitim kurumlarının çocuğunuzun yaşamını birçok açıdan olumlu etkileyeceği söylenebilir. Sevgili ebeveynlere çocuklarını emanet edecekleri okul öncesi eğitim kurumu için seçim yaparken çocuklarının özelliklerine uygun, sıcak ve samimi ortamları tercih etmelerinin çocuklarının gelişimlerini daha keyifli hale getireceğini söyleyebiliriz.
Psikolog Sevde Tuğçe SEDEF
