Okul öncesi dönem çocuklarımızla bir arada eğlenerek öğrendiğimiz neşeli okulumuz Eskişehir Neş'e Erberk'e geldiğinizde ilk adım çocuğumuzun okula alışma sürecidir. Bir diğer deyişle 'Oryantasyon Dönemi' Bu yazımızda sizlere hem oryantasyon sürecinin nasıl işlediğini anlatacağız hem de sıkça karşılaşılan problemler karşısında neler yapabiliriz bunları anlatacağız.
Okulumuzda uygulanan okula oryantasyon sürecinde ilk bağı çok kıymetli buluyoruz. Çocuğumuzun okula geldiği ilk gün ona kendini olabildiğince rahat hissedeceği bir ortam hazırlamaya dikkat ediyoruz. İlk karşılaşma, öğretmeniyle ilk tanışma, okulu gördüğündeki ilk hisleri oryantasyonun devamındaki süreçleri çokça kolaylaştırıyor. Her çocuğun bireysel farklılığına saygı duyarak ve bunu gözeterek çocuğun isteklerine kulak veriyoruz. Çünkü okula geldiği ilk gün her çocuk çok farklı hisler içinde olabiliyor. Kimi çocuk okula çok hevesli gelir ve sınıfını arkadaşlarını görmek ister kimisi yanındaki güvendiği insanlardan ayrılmak istemez. Bu noktada bilinmesi gereken en önemli şey: Çocuğun ilk etapta aileden ayrılmak istememesi normaldir.
Ailelerimiz kimi zaman bu sürecin çok hızlı ilerlemesini ve çocuğun hemen öğretmeniyle, arkadaşlarıyla kaynaşmasını ister. Ancak bu noktada pusulamız çocuk olmalı. İlk geldiği gün hemen sınıf arkadaşlarıyla tanışmak istemeyebilir. Çünkü okula ve arkadaşlarına güvenmesi için zamana ihtiyacı olabilir. Böyle bir durumda bizlerin de görevi önce çocuğu kazanmak. Öğretmeniyle kurduğu ilk olumlu bağ zincirin ilk halkasıdır.
Zincirin ilk halkasını tamamladıysak geriye bu zincire yeni halkalar eklemek kalıyor. Oryantasyon sürecini aşama aşama ilerletmek çocuğun alışması adına çok önemli. Çocuklar arasındaki bireysel farklılıklar olabileceğini gözeterek sürede oynamalar olabilir ancak ortalama 1 haftalık süreç bunun için yeterli olabiliyor. Çocuğumuz hafta içi her gün okulumuza geliyor ve her gün okulda kaldığı süreyi artırarak çocuğumuzu okula alıştırıyoruz.
Çocuğun okulu benimsemesinde ebeveynlerin düşünce ve tutumlarının çocukları çok etkilediği unutulmamalıdır. Ebeveyn ve öğretmen ortak düşünce ve davranışta bulundukça süreç çok daha kolay ilerler. Bu noktada iletişimde kalmak çok önemli. Yukarıda da bahsettiğim gibi çocukların öğretmenine ve okula ilk günden güvenmemesi, ailesinden ayrılmamak için ağlaması normaldir. Ancak çocuğumuz ağladığında oryantasyonu yarıda kesmek süreci sekteye uğratabilir. Öğretmeni ve okul psikoloğuyla işbirliği yapmak, süreci gözlemlemek ve buna uygun doğru adımlarla ilerlemek gerekir. Bu noktada izlenecek adımlar çocuğun durumuna göre değişebilmektedir.
Çocuğun okula hazır olması kadar ebeveynlerin de çocuğun okula başlaması fikrine alışmış olması önemlidir. Burada vurgulamak istediğim şey aslında ebeveynlerin de çocuktan ayrılma fikrine hazır oluşu. Aile her ne kadar çocuğun okula başlamasını istese de bazen bir yanı çocuğundan ayrılma endişesiyle yanıp tutuşur. Bu da bazen ailenin davranışlarına yansır ve ebeveynini tedirgin gören çocuk okula güvenmekte zorlanır. Bu noktada velilerimizden isteğimiz düşüncelerini kurumumuzla paylaşması. Yüreğindeki yangını söndürmek ve zihnindeki bulutları aralamak için Eskişehir Neş'e Erberk olarak her zaman velilerimizin yanınızdayız.
Tüm bunlardan sonra oryantasyon sürecimizin sonunda ev ve okul arasından güçlü bir zincir bağı oluşturmuş oluruz. Bu bağ çocuğun okula olan güven ve sevgi bağını temsil eder. Veli-öğretmen-çocuk üçgeni bu dönemde oluşur ve süreç içinde güçlenerek devam eder.
